“Mobilya üretimi” hayatımızın her alanında bulunan; oturulan, yemek yenilen, yatılan ve çalışılan alanların döşenmesini sağlayan mobilyanın kullanılabilir hale gelme sürecine denir.
Bulunduğumuz ortamın dekorasyonunu zevkimize göre şekillendirmemizi sağlayan mobilyalar aynı zamanda başlıca konfor ve yaşam alanımızın tamamını yaratmamızı sağlamaktadır. Doğru mobilya tercihi sayesinde bulunduğumuz her ortamı isteklerimize göre şekillendirmek ve hayatımızı daha kaliteli hale getirmek mümkündür.
Mobilya Nedir?
Mobilya, Latince taşınabilir mallar anlamında kullanılan “mobiluis” kelimesinden türetilmiştir.
Mobilya, yaşam alanımız ve hayatımızın her anında kullandığımız alanlarda oturma, yemek yeme, yatma… kısacası hayatımızın her bölümündeki alanları kullanılabilir, konforlu ve göze hitap edecek konuma getirmek için kullanılan eşyalardır.
Bulunan ortam günümüzde kullanacakları amaca göre donatılmaktadır. Çalışma odası, giyinme odası, yemek odası, oturma odası ve daha fazlası olmak üzere konumlandırılan alanları, mevcut eyleme uygun olarak döşemek mobilyalar sayesinde mümkün oluyor.
Ev, iş, okul, veranda, bahçe, hastane kısacası her ortama uygun mobilya bulmak mümkündür. Mobilyalar var olduğumuz günden bu yana hayatımızın vazgeçilmez parçalarıdır.
Mobilyalar, hiç şüphesiz ki kısa süre içerisinde değişen şartlara uygun olarak form değiştirse dahi hayatımızın önemli parçalarından biri olarak kalacaktır.
İnsan ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik fonksiyonel eşya olan mobilyalar, kullanılacağı ortama uygun olan malzemelerle üretilmelidir. Tüketicilerin mobilyalardan beklentilerini ise şu şekilde sıralayabiliriz;
• Dayanıklılık
• Estetik
• Uyum
• Konfor
• Fiyat/Performans uyumu…
Mobilya seçimi ve konumlandırılmasında ışık, ses, renk, koku, mekânın donatı ögeleri dikkate alınarak tercih ve yerleştirme yapılmalıdır.
Mekânın konforunu hatta havasını dahi etkileyecek bu unsurlar uygun olduğu takdirde mekân ve mobilyalar daha kullanışlı, zevklere ve göze hitap edecek hale gelir.
Mobilya tercihinde görünüş, renk, ağırlık, tasarım gibi etkenler, mekânın kullanımını, konforunu belirleyecektir.
Mekânın ferah ve geniş gösterilmesi açısından açık renklerde, hafif mobilyalar tercih edilmektedir. Karmaşık, koyu renkli ve hantal olan mobilyalar ise kasvetli bir hava yaratarak, boğucu bir atmosfer oluşturması mümkündür.
Günümüzde eşya tercihlerine göre refah düzeyinin de belirlendiği göz ardı edilmeyecek bir konudur.
Tercih edilen eşyaların kalitesi, boyutu, kullandığımız alanlarda duruşları ile refah düzeyimizi gözler önüne sermektedir.
Mobilyanın Tarihi
Zamanımızdan binlerce yıl önce insanlar konfor alanı yaratmak amacıyla ağaç ve taş kullanarak oturacak ve yatacak mobilyalar yapmışlardır.
Her çağın düşünce yapısı, akımlar mobilyalara da yansımıştır. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte üretilen mobilyalarda değişikliklere uğramıştır.
Mobilya Stilleri
1. İlkçağ Mobilya Sanatı (Antik Dönem)
MÖ 4000 yılında başlayan Antik Dönem, Batı Roma İmparatorluğunun çöküşü ile MS 476 yılında son bulmuştur.
1.1Anadolu Mobilya Sanatı
M.Ö 700 tarihinde başlayan Anadolu Mobilya Sanatı M.Ö 500 yılında son bulmuştur.
Frigya krallığına ait olan Gordion Kral mezarında yıllardır yapılan kazılar sonucunda çeşitli ağaç mobilyalara çeşitli kazılar sonucunda ulaşılmıştır.
Mobilyalarda fonksiyon ve estetik bir formda bütünleşmiş olarak düşünülmüş ve buna göre tasarlandığı gözlemlenmiştir.
1.2.Mezopotamya Mobilya Sanatı
M.Ö 4000-700 yılları arasında Fırat ve Dicle arasında kurulan büyük uygarlıkların mobilyalarına rastlanmıştır.
Kazılarda oldukça fazla heykel ve süs eşyası bulunmuştur. Mobilyalarda genellikle insan figürleri ve sarmal metal süsleri kullanılmıştır.
1.3.Mısır Mobilya sanatı
M.Ö 2700-1075 dönemlerinden günümüze kadar dayanabilen ilk mobilyaya Mısır’da kazılar esnasında rastlanmıştır.
Malzemede ağaç tercih edilmiştir. Sıklıkla tercih edilen ağaç türleri ise; akasya, akağaç, sedir, servi ve ılgın ağaçları kullanılmıştır.
Süslemelere oldukça değer verilen bu dönemde, aslan, fil, leopar işlemeleri bolca kullanılmıştır.
1.4. Yunan Mobilya Sanatı
M.Ö 450-152 yıllarında yapılan mobilyalar ne yazık ki günümüze kadar gelmemiştir. Ölçü ve oran olarak günümüze uyum sağlayan sandalyelere rastlanmıştır.
Mobilyada ahşap malzemelerin yanı sıra metal ve bronz kullanılmıştır. Yataklar ise gereksinimleri karışılama amacıyla yapılmış ve oldukça sadedir.
1.5. Roma Mobilya Sanatı
M.Ö 500-M.S 450 yıllarında kendini göstermiştir. Bu dönemin mobilya tipleri ise yatak, baza, sandalye ve sandıklardır.
Duvar dolapları gelişen bu dönemde örülmüş koltuklar kullanılmış fakat günümüze kadar ulaşmamıştır. Yunan sanatı ile bağlantılı olup bu çizgiden gidilmiştir.
2. Orta çağ Sanatı/ Gotik Dönem
2.1 Bizans Mobilya Sanatı
M.S 527-1025 yılları arasında Bizans sanatı, Roma Sanatının devamı niteliğinde varlık göstermiştir. Doğu sanatının etkisinde kaldığından bu dönemde yapılan mobilyalar oldukça süslüdür.
2.2. Türk Mobilya Sanatı
M.S1000-1400 yıllarında dönemin mobilyaları karşımıza çıkmaktadır. Gazne’liler döneminde dekorasyon sanatları oldukça gelişmiştir.
Selçuklular döneminde ağaç malzeme yaygın olarak kullanılmıştır. Osmanlı döneminde ise daha çok yer sofraları tercih edildiğinden masa, sandalye, komodin gibi mobilyalara pek rastlanmamaktadır.
Yeni çağın başında ise saraylarda batıdan ithal edilen eşyalar tercih edilmiştir.
2.3. Roman Mobilya Sanatı
M.S1000-1250 yılları arasında daha çok dini etkilerin gündem olduğu bu dönemden pek fazla mobilyaya rastlanmamaktadır.
Geriye sadece şato ve saraylar kalmakla birlikte oldukça süslü ve ağır mobilyalar tercih edilmiştir.
2.4 Gotik Mobilya Sanatı
M.S 1250-1550 Yılları arasında ortaçağın en belirgin stilidir.
Genellikle malzeme olarak ağacın tercih edildiğine rastlanmıştır. Meşe ağacı kullanıldığından Meşe Çağı da olarak bilinmektedir.
3.Rönesans Mobilya Sanatı
Rönesans mobilya sanatı M.S 1500-1600 arasında bin yıla yakın hüküm süren feodal düzene tepki olarak doğmuştur.
Bu dönemde antik sanata dönüş görülmektedir. Antik sanata göre eşyalarda daha sade, zarif, minimal bir tutum sergilenmiştir.
Bu dönemde meyve ağaçları mobilya yapımında tercih edilmiştir.100 Yıl kendini gösteren Rönesans mobilyası döneminin ardından görsel şölen yaşatacak eğri çizgiler ve bol figürler kullanılan Barok Sanatı karşımıza çıkmaktadır.
4.Barok, Rokoko Mobilya Sanatı
4.1 Barok Mobilya Sanatı
1600-1720 Yılları arasında rastladığımız Barok Mobilya Sanatı, dinsel konuları etkileyici biçimde yansıtan bir sanat akımıdır. Barok sanatını asıl temsil eden stil ise XIV Louis’tir.
İlk elbise asılabilen dolaplara bu dönemde karşımıza çıkmaktadır. Kapılarda arabesk oymalar tercih edilmiştir. Dolaplar ise çekmecelerle bölünerek, motiflerle süslenmiştir.
4.2. Rokoko Mobilya Sanatı
1729-1780 yılları arasında, kabartmalı yüzeyler, karışık çizgiler, oymalar, canlı ve göz alıcı renk kombinasyonları kullanılmıştır.
Karyolanın yanına komodinin de yerleştirildiği bu dönemde, kanepe, sandalyelerde arkalıklar ve yanlarına uygun özel kılıflar tasarlanmıştır. Günümüzde ise bu dönemin eşyalarının daha minimal ve sade formları “Klasik Mobilya” olarak adlandırılmaktadır.
5. Yeniçağ Mobilya Sanatı
5.1 XVI. Louis Stili (1774-1793)
Louis stili oldukça düz, dik açılı biçimlerin tercih edildiği bir dönemdir. Günümüzde sıkça tercih edilmektedir. Süs motifleri olarak ok, yay, meşale, koçanlar kullanılmıştır. Mobilya ayakları genellikle aşağı doğru daralmaktadır.
5.2. Directoire Stili (1750-1830)
Kare görüntü gözle görülür biçimde aktif olarak kullanılmıştır. Az miktarda süsleme tercih edilmiştir.
5.3. Queen Anne Stili (1665-1714)
Kabartma ve oymalara başlarda yer verilmiş olmasına karşın sonrasında tercih edilmemiştir.
5.4. Georgian Stili (1714-1820)
Yaklaşık 100 yıl kadar kullanılan bir stildir. Günümüzde de uygulanan önemli 4 stilin ortaya çıkmasını sağlamıştır. (Chippendale, Adam, Hepplewhite, Sheraton) İngiltere’nin “Altın Dönemi” olarak adlandırılmaktadır.
5.5. Dört Büyükler Dönemi (1718-1806)
5.5.1. Thomas Chippendale (1718-1779)
Quenn Anne stilinin devamı niteliğinde olan stilde mobilya çeşitleri artmıştır. Küçük tip masa kullanımı artmış, uzun konsollar üretilmiş ve kabineler çekmeceli bir forma büründürülmüştür. Biçim ve sağlamlık konusunda hassas davranılmıştır.
5.5.2. George Hepplewhite (-1776)
Dört büyüklerden biri olan George Hepplewhite stili;
• Yalın ve sade
• Basit
• Ölçüler ince ve dar
• Yandan düşer tablalı büyüyen masalar
• Orantılı
• Zarif bir stildir.
5.5.3. Robert Adam (1728-1792)
Motiflerce ince, zarif nakışlar kullanılmıştır. Dolaplarda camlar kullanışmış, cama üstten konulan çerçeveler ile bölümlere ayrılmıştır.
5.5.4. Thomas Sheraton (1751-1806)
Küçük ve uzun çizgiler karşımıza çıkmaktadır. Ayaklar daha inceltilmiş formadadır. Geometrik süslemeler tercih edilmiştir. Kolçakların “S” şeklinde bükülen bu stilde, arkalık üst kayıtları ise düz veya köşelerde içbükeydir.
5.6. Empire Stili (1801-1814)
Antik sanatın yenilenmiş formu diyebiliriz. Sandalye ve koltuklarda ayakların ön kısmı daire ya da kare kesitlidir. Tabanda pabuçlar top ya da aslan pençesi biçimindedir. Arkalıklar ise sırta uyumlu olarak tasarlanmıştır.
Oymalar yüzeysel ve kabadır. Empire stili kısa bir süre devam etmiştir. Napolyon’un iktidardan düşmesinden sonra varlığı sonlanmıştır.
5.7 Louis Philippe Stili
Gotik sanatının sadeleştirilmesi ile yeni gotik akımı başlamıştır. Sarkaçlı saatler, ahşap dekor ürünleri tasarlanmış ve kullanılmıştır.
5.8. Biedemeier Stili (1815- 1850)
İlk kez tamamlayıcı mobilya karşımıza çıkmaktadır. Sandalyeler günümüzdeki formlarına kavuşmuştur. Tam oturma takımına rastlanmaktadır. En çok tercih edilen ağaç türü ise dişbudak ve huş ağaçlarıdır.
Mobilya Sınıflandırılması
• Modüler Mobilya: Mobilyanın üst üste birbirlerine entegre olması durumudur.
• Mevcut coğrafi konumuna göre
• Lamina Mobilya: Laminasyon tekniği ile yapılmıştır.
• Fonksiyonel Mobilya: Birden fazla amaca hizmet verebilirler.
• Montaj Durumuna Göre: Demonte yani hazır, monteli ise hazırlanmış mobilyalardır.
• Mekanlara Göre: Mutfak, ofis, oturma odası, yemek… mobilyalarıdır.
Mobilya Üretiminde Kullanılan Ağaçlar
1. Gürgen Ağacı
2. Meşe Ağacı
3. Ceviz Ağacı
4. Kayın Ağacı
5. Kestane Ağacı
6. Balsa Ağacı
7. Okaliptüs Ağacı
8. Sedir Ağacı
9. Huş Ağacı
10. Ihlamur Ağacı
Mobilya Üretiminde Tercih Edilen Malzemeler
Laminant
Bakterileri tutma özelliği sayesinde oldukça tercih edilmektedir. Nem ve suya karşı dayanıklı malzemedir. Aynı zamanda ahşap kaplama malzemesi olarak bilinmektedir.
Sunta
Ekonomik olan bir malzemedir. Kolayca yanan ve suya dayanıksız formundan dolayı mutfak ve banyoda tercih edilmemelidir. Çivi, vida ve yapıştırıcı ile yüzeylere sabitlenebilir. İstenilen kalınlık ve yapıda üretilmektedir.
Suntalam
İnce odunlar kullanılarak üretilir. Keresteye alternatif amacıyla yapılmıştır.
MDF
Ucuz ve dayanıklı olması sıklıkla tercih edilmesinin başlıca sebebidir. Düzgün yapısı olması sayesinde boyama ve kaplamaya uygun bir malzemedir.
Masif Ahşap
Hiçbir işlem uygulanmadan ham tomruktan elde edilen ahşaplardandır. Kullanım alanı oldukça geniş ve kullanımı kolaydır. Sert yapısıyla oldukça dayanıklı bir malzemedir.
Kompozit Ahşap
Ağacın parçalarının makinelerden geçirilmesinin ardından preslenerek elde edilmektedir.
Mobilya Üretim Aşamaları
1. Yapılacak mobilyanın özellikleri belirlenmelidir.
2. Mobilyaların şekilleri belirlenir ve uygun tasarım çizilir.
3. Boyutlandırma yapılarak, çizimin üzerinde belirtilir.
4. Kesilecek parçaların kesiminin yapılması için boyutlarına uygun ölçüm yapılır ve listelenir.
5. Listelenen parçalar kesilir.
6. Kesilen parçalar yapıştırılır.
7. Parçaların yüzey kaplaması yapılmalıdır.
8. Ölçüleri belirlenen levhalar gerçek ölçülerine indirgenir.
9. Birleştirilecek parçaların markalanması yapılır.
10. Parçalar birleştirilir.
11. Mobilya zımparalanır.
12. Yüzeyler verniklenmektedir.
13. Hazırlanan mobilya paketlenir.
Mobilya Seçerken Nelere Dikkat Etmeliyiz?
Öncelikle mobilya seçimindeki en büyük etken garanti ve iade süreci olmalıdır.
Ürünün kontrolleri sağlanmalı olası sizin dışınızda gelişebilecek yıpranmışlık, kırılma, üründen eşyadan memnun kalmama, taşıma sırasında oluşabilecek hasarlara karşı neler yapabileceğinizi detaylı bilmeniz işinizi kolaylaştıracaktır.
Koltuk ve yatakları denemeniz, test etmeniz sizler için en sağlıklısı olacaktır. Hayatımızın en önemli kısımlarında kullandığımız ürünlerin konforu oldukça önem taşımaktadır.
Eşyaları konumlandıracağınız mekâna uygun renk, taşınma sürecini kolaylaştırmak amacıyla da hafifliğini göz önünde bulundurmalısınız.
Kullanışlı, kolay temizlenebilir, sağlıklı kumaş tipini seçmeniz mobilya kullanımınızı pratik ve keyifli kullanmanızı sağlayacaktır.